İstanbul'da artık her şeye o kadar para gözüyle bakıyorlar ki, insan keyifle dışarı çıkmaya, dolaşmaya korkuyor.
5 yaşındaki oğlum kitapları çok sever, şimdiden evde küçük ölçekli bir kütüphanesi var.
Her ne kadar kendi kitaplarımı internet sitelerinden alıyor olsam da 5 yaşındaki oğlumu kitap fuarına götürmek istedim.
Hafta sonu eşim oğlum ve ben Tüyap Kitap Fuarı' na gittik. Evimiz Gürpınar'da olduğundan ve toplu taşıma olmadığından fuara kendi arabamızla gitmeyi tercih ettik.
Otopark 15 TL. Neden bu kadar fazla olduğunu sorduğumda 1 saatte kalsanız 1 gün de kalsanız 15 TL cevabını aldım. Kendilerince aslında pahalı değil, tüm gün sadece 15 TL gibi bir mantık çıkartıyorlar. İyi de oraya gelen insan zaten en fazla 3-4 saat kalıp gidiyor.
Giriş kişi başı 5 TL.
Aldığımız kitapların fiyatlarını eve gelince internet sitelerinden araştırdım. İnternet fiyatları fuar satış fiyatının altında ya da aynı.
Aldığımız kitaplar için 150 TL civarı bir para ödedik. Otopark ve giriş parası ile 175 TL eder.
Allahtan evimiz yakın olduğu için bir de üzerine orada yemek yemedik.
Şimdi; Ben fuara geliyorum, Katılımcılardan bir sürü alışveriş yapıyorum. Fuarı düzenleyenler de katılımcılarda çok ciddi ücretler alıyorlar.
Ben müşteriyim, Hem alışveriş yapıyorum, giriş için para ödüyorum, hem de üzerine fahiş otopark, yemek parası ödemek zorundayım.
Neden?
Alışverişi internetten yapmış olsaydım en az 30-35 lira param cebimde kalacaktı.
Şu İstanbul'da bir yerlere gitmek istediğimizde hep çarpılma, kazıklanma korkusu mu olmak zorunda?
593f1078-1b71-4760-8e40-deabef8797c8|0|.0|96d5b379-7e1d-4dac-a6ba-1e50db561b04